Sene içinde derslerden bıkmaktan kaynaklı "artık yaz gelsin" değimi kullanımı ister istemez artmıştır her zaman. Gel gör ki, benim dilimde tüy bitti "artık okul başlasın" demekten.
Babamın işinden dolayı Ankara'dan ailece çıkma şansımız çok düşük. Bu yüzden aile ile tatile gitme sürem 10 günü geçemiyor. Bunun yanı sıra yazlıktır, yazlığı olan arkadaştır, nerdeeee.. Arkadaşlarla bir yere gidip pansiyon tutma, ev kiralama gibi hevesler her ne kadar üst düzeyde olsa da bir türlü gerekli ayarlamaları becerememekten dolayı onu da becerememişimdir.
Sonuç?
Ev.
Yazın her türlü kötü huyunun hissedildiği ve ne yazık ki iyi huylarının da hiç uğramadığı bir şehir olan Ankara'da yazı geçirmek işkence. Sıcak diye evden çıkmazsın, evdesin diye sıkılırsın çıkmak istersin, ama sıcaktır çıkamazsın... Kısır döngü kısaca.
Bir de bunların üstüne eğer Ankara'da olan zaten üç beş arkadaşın tarafından da dışlanıyorsan imkansız ki güzel vakit geçiresin.
Şimdi önümde iki seçenek var. Bisiklet sürmek - çocuk misali değil de Eskişehir'e filan gitmek - ve havuza gitmek - eğlenmek için değil tabi, tek başına nasıl eğlenilebilir. Tam olarak şu an kararımı veriyor ve ikisini birden yapacağıma dair kendime söz veriyorum. Pazartesiden başlayarak en az iki günde bir bisikletime atlayıp, okuldaki havuza gidip yüzeceğim. Başka türlü olmayacak bu iş. Böyle devam edersem yarın, sonraki gün filan birilerini öldüreceğim.
Pek bir dert yandım şu sıralar. Güzel şeyler yazmak istiyor insan ama şartlar müsait değil ne yapayım. Kader, kısmet, nasip, mukadderat...
Kendinize sağlıcakla bakın.
orda bir adam var, brakulla
sıkıldım löö
07 Ağustos 2009 |
Gönderen
brakulla
|
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)

2 fikir:
kim dışladı olum seni?döviyim mi?
bilmem ki, onu bile bilmiyorum. bir baktım dışlanmışım...
Yorum Gönder
aman tanrım